Adım Pierre, 19 yaşındayım ve İzmir, Türkiye’de Pi Gençlik Derneği’nde 2 ay boyunca gönüllü olarak çalıştım.

Gitmem İçin Beni Motive Eden Neydi?
Bir Hukuk öğrencisi olarak ve çalışmalarımda tatmin olmadığımı hissederek, inançlarımla, değerlerimle ve sadece kim olduğumla daha uyumlu olacak başka bir yol bulma ihtiyacı hissettim. Sosyal yönlerin hayatımda oynadığı önemli rol göz önüne alındığında, kişiliğimin bu kısmını beslemek amacıyla yurtdışında gönüllü olmaya karar verdim. Başkalarına odaklanan somut projelere katkıda bulunmak, kendimi faydalı hissetmek istedim. Katkıda bulunmanın ötesinde amacım kendimi projeye kaptırmaktı: kültürüyle, gelenekleriyle ve dünya görüşüyle yeni bir ülkeyi keşfetmek. Ayrıca, ikincil bir hedef olarak, ancak daha az önemli olmayan bir şekilde, bu projeyi oldukça vasat İngilizce seviyemi geliştirmek için bir fırsat olarak gördüm.

Türk Gençliğinin Kalbindeki Projem
Öncelikle yerel gençliği desteklemeye odaklanmış bir kuruluş olan Pi Gençlik Derneği’nde gönüllü olarak çalıştım. Derneğin amaçları arasında gençlik haklarının savunulması, gençlerin katılımı ve çeşitli gençlik sorunlarına destek yer alıyor. Gönüllülüğüm, İzmir’deki gençler için başta dil atölyeleri olmak üzere atölye çalışmaları düzenlemeyi içeriyordu. Yaşları 7 ila 30 arasında değişen izleyiciler için İngilizce ve Fransızca konuşma kulüpleri düzenledim.

Bu görevde yalnız değildim. Birlikte çalışma ve harika anlar paylaşma fırsatı bulduğum 10’dan fazla Avrupalı gönüllüden oluşan bir ekiptik! Bu atölyeleri uygulamak için her hafta ilkokulları, ortaokulları ve belediye merkezlerini ziyaret ederek gençlere dil pratiği yapma fırsatı verdik.
Gençlerle çalışmanın ötesinde, zaman zaman anneler, babalar ve emekliler gibi daha yaşlı bireylerle de atölye çalışmaları yapma fırsatım oldu. Bu farklı kitleler benim için çok zenginleştirici oldu. Bir ülkeyi keşfetmek için o ülkenin farklı nüfuslarıyla günlük temas halinde olmaktan daha iyi bir yol olabilir mi?

Türkiye’deki hayatım
Yaklaşık 4,5 milyon nüfusa sahip İzmir’in bir ilçesi olan Buca’da kaldım. İzmir, Ege Denizi’ne bakan ve güzel dağlarla çevrili bir liman kenti. Türk kültürünü gelenek ve modernliğin güzel bir karışımıyla deneyimleyebildim. Avrupa kültürüyle benzerliklerine rağmen, özellikle çok hoş Türk misafirperverliğini ve toplum içindeki insan etkileşimlerinin daha az katı bir anlayışını deneyimledim.

Bu Deneyimden Çıkardığım Sonuç
İzmir’deki Pi Gençlik Derneği’ndeki gönüllülük deneyimim hem kişisel hem de profesyonel düzeyde son derece etkili oldu. Bu iki aylık yolculuk, inançlarım ve değerlerimle daha uyumlu bir yol bulmamı ve hukuk çalışmalarımın sınırlarının ötesinde gelişmemi sağladı. Sosyal boyutu günlük hayatımın merkezine yerleştirerek, sadece Türk gençlerine fayda sağlayan somut projelere katkıda bulunmakla kalmadım, aynı zamanda yeni bir ülkeyi, kültürünü ve dünya görüşünü keşfederek kendi gelişimimi de besledim.
Dil deneyimi, çocuklardan emeklilere kadar farklı kitlelerle bağlantılar kurarken İngilizce yeterliliğimi önemli ölçüde geliştiren bir köşe taşı oldu. Avrupalı gönüllülerle birlikte çalışmak, kişiler arası becerilerimi güçlendirerek işbirliğine dayalı bir boyut kattı.
Özetle bu deneyim, bakış açımı şekillendiren ve topluma olumlu katkıda bulunma kararlılığımı güçlendiren ödüllendirici bir macera oldu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.