Merhaba herkese, ben Buket!
Bu yazıda sizleri, doğayla iç içe olduğum ve dijital dünyanın fırsat ve riskleri üzerine beyin fırtınası yaptığım Almanya’daki eğitim kursu projeme götüreceğim! 17–23 Kasım 2025 tarihleri arasında Almanya’nın Neu-Anspach bölgesinde, “What Should Our Digital Future Look Like?” başlıklı bir eğitim kursuna katılma fırsatı buldum. Bu projeye Pi Gençlik Derneği sayesinde dahil oldum ve iyi ki olmuşum; çünkü bu bir haftalık süreç bana yalnızca dijitalleşmeyi değil, farklı kültürlerle köprü kurmanın, özellikle genç yaşlarda bu deneyimi kazanıp inanılmaz anılar biriktirmenin ne kadar değerli olduğunu da öğretti.
Projenin ana odağı, dijitalleşmenin hayatlarımızdaki rolünü ve bunun gençlik çalışmalarıyla nasıl kesiştiğini anlamaktı. Gençlik çalışanları, eğitmenler ve genç liderlerle dolu bir ekip olarak şunlara odaklandık.
Sosyal Medya ve Dijital Kültür
Sosyal medyanın iletişim biçimlerimizi nasıl dönüştürdüğünü, sahte haberlerin ve nefret söyleminin toplumları nasıl etkilediğini tartıştık.

Dijital Kimlik
İnternette bıraktığımız dijital izlerin bizi nasıl tanımladığını ve bunun uzun vadeli etkilerini inceledik.
Big Data ve Algoritmik Ayrımcılık:
Veri toplamının yarattığı fırsatlar kadar, önyargılı algoritmaların ‘toplumsal adalet’ üzerindeki
risklerini tartıştık.
Yapay Zekâ
Frankfurt’taki Museum of Communication ziyaretimizde, yapay zekâ ile gerçek bir tasarımı videolaştırma üzerine interaktif bir workshopa katıldık. Hem eğitici hem oldukça ilham vericiydi.
Akıllı Şehirler, IoT ve Dijitalleşen İş Hayatı
Günlük yaşamımızın nasıl dijitalleştiğini, geleceğe dair korkularımızı ve umutlarımızı paylaştık.
E-Katılım ve Demokrasi
“Dijital gelecek bizi daha demokratik mi yapacak, yoksa otoriter eğilimleri mi güçlendirecek?” sorusuna hep birlikte kafa yorduk.
Neu-Anspach, etrafı yemyeşil alanlarla çevrili, huzurlu ve ilham verici bir kasabaydı. Kaldığımız yer hem konforluydu hem de doğaya açılan bir kapı gibiydi. Her gün sık sık yürüyüşlere çıktık; 2’li ve 3’lü küçük gruplar halinde uzun uzun sohbet ederek dijitalleşmenin; sosyal medyayla ilişkimize, benlik algımıza ve geleceğimiz üzerine kurduğumuz hayallere nasıl etki ettiğini konuştuk. Bu yürüyüşler, proje sürecimin en değerli anılarından biri oldu.

Öğrenme, Keşfetme ve Birlikte Üretme
Bir hafta boyunca yalnızca dinlemekle kalmadık; workshoplar, sunumlar, podcast analizleri, grup çalışmaları ve yaratıcı üretimlerle dolu yoğun bir program izledik. Algoritmaların nasıl çalıştığını öğrendik, riskleri ve fırsatları tartıştık, dijital okuryazarlığımızı güçlendirdik. Ama tüm bunlardan da öte, güven dolu, samimi ve kapsayıcı bir ortamın parçası olmak benim için çok değerliydi. Bu his çok farklı. Başka kültürlerden gelen insanlarla, ayrımcılığa yer olmayan bir atmosferde güçlü bağlar kurduk. Hem öğrendik hem de eğlendik; bolca güldük, konuştuk, sorguladık ve birbirimizin ufkunu genişlettik. Kaldığımız yerin her bir köşesinde attığımız kahkahaların paylaştığımız anların izleri duruyor. Projenin en keyifli anlarından biri de kültür günüydü. Her ülkenin kendine özgü tatlarını, geleneklerini ve hikâyelerini paylaştığı sıcak ve renkli anlardı bunlar. Estonya’nın ne kadar dijitalleşebilmiş bir ülke olduğunu, Ukrayna’nın danslarını, Ermenistan ve Sırbistan ile ne kadar fazla ortak geleneğe sahip olduğumuzu, Yunanistan’ın samimiyetini, Gürcistan’ın doğal güzelliklerini ve Almanya’nın ne kadar harika bir ülke olduğunu öğrendik. Ben de Türkiye’yi temsil ederek kültürümüzü paylaşma fırsatı buldum; soframızdan sohbetimize kadar her şeyi samimiyetle sundum. Kasabada Türk ailesinin işlettiği dönerciye bile gittik, herkes bayıldı! Türkiye’de
benim rehberliğimde tekrar döner yemek istiyorlar, ömür boyu sürecek dostluklar kazandım…

Sadece Bir Eğitim Değil, Bir Yolculuk Bu proje, yalnızca dijitalleşmeyi öğrenmekle kalmadığım; aynı zamanda kendimi, düşüncelerimi ve geleceğe dair bakış açımı da yeniden keşfettiğim bir süreç oldu. Farklı
bakış açılarıyla karşılaştım, yeni dostluklar kurdum ve hep birlikte geleceğin dijital dünyasını daha adil, kapsayıcı ve umutlu bir yer haline nasıl getirebileceğimizi tartıştık.
Bir sonraki macerada görüşmek üzere!