Güneşli ve sıcak İzmir'de yarım yıl
Herkese merhaba. Sizleri 6 ay kaldığım süreye ait raporumu okumaya canı gönülden davet ediyorum.
Hakkımda birkaç söz…
Hoş geldiniz! Adım Miłosz, 23 yaşındayım ve mart ayının başından Ağustos ayının sonuna kadar İzmir/Türkiye’de Avrupa Dayanışma Programı (ESC)’nın uzun dönem gönüllüsü olarak görev yaptım. 2022 yılının ortalarında, Avrupa çalışmaları alanında yaptığım lisans dereceme yerel olarak başkalarına yardım etmek, dünyayı ve kendimi daha fazla keşfetmek istediğim için bir yıl ara vermeye karar verdim. Bunun çok doğru bir karar olduğunu zaten biliyordum ve bu sayede yarım yıl boyunca ESC gönüllüsü olarak gidip yukarıda belirttiğim planları uygulayabildim.
Proje hakkında:
Projemin adı “Avrupa Dayanışma Kahramanları” idi ve ev sahibi kuruluşum Pi Gençlik Derneği’ydi. Pi Gençlik Derneği’ndeki öncelikli sorumluluklarım yereldeki gençlere yönelik atölye çalışmaları düzenlemekti. Organizasyonda esas olarak atölye çalışmaları yürütmenin mutluluğunu yaşadım ve bazen çocuklarla veya yetişkinlerle de dersler yaptım, ki bu da çok değerli bir deneyimdi. Çoğu zaman, tipik bir ders gibi olmayan, daha ziyade katılımcılarla birlikte rahat bir atmosferde etrafımızdaki gerçeklik ve dünyamızın karşı karşıya olduğu sorunlar hakkında konuştuğumuz bir oturum olan İngilizce Konuşma Kulübü şeklinde İngilizce öğrenmeye yönelik atölye çalışmaları düzenledim ve bu deneyim benim için büyük bir ders oldu. Atölyelerimin tek konusu İngilizce değildi. Fransa, Almanya ve Polonya’dan gelen diğer proje katılımcılarıyla birlikte seramik dersleri düzenledik, çevredeki doğa rezervlerinde yürüyüşler yaptık, ESC ve Erasmus+ fikrini tanıttığımız ve başkalarını da bu çalışmaya katılmaya teşvik ettiğimiz dersler hazırladık.
Sadece atölyeler değil... 🙂
İzmir’de uzun vadeli gönüllülük, yaklaşık 4,5 milyon insanın yaşadığı İzmir’i ziyaret etmek için harika bir fırsattı. İzmir, Ege Denizi kıyısında yer alır ve vadileri antik kentleri ve gizemli tapınakları gizleyen güzel dağlarla çevrilidir. İzmir’in konumu sayesinde Akdeniz ikliminden yararlanıp, sadece Türklerin bildiği çevredeki sahil kasabalarında vakit geçirebiliyorduk, bu da onu oldukça özgün kılıyordu. Ayrıca tekrar İstanbul’a gitme, ünlü Türk Rivierası’nda yüzme ve diğer gönüllülerle birlikte Türkiye’nin doğusunda, tarımın doğduğu ve bu yerlerin geliştiği Bereketli Hilal denilen topraklara büyüleyici bir gezi yapma fırsatı buldum. Bu yer Kuran’da, İncil’de ve Talmud’da da anlatılmıştır. Kesinlikle asla unutmayacağım, harika bir maceraydı. Hatırlayacağım şey aynı zamanda Türklerle tanışma ve dostluk kurma fırsatlarıdır. Birlikte çok güzel anlar geçirdiğim çok hoş, kibar, misafirperver insanlar. Türklerin milli ve dini bayramlarını nasıl geçirdiklerini gözlemleme ve bu bayramlara katılma fırsatı, onların misafirperverliğinin ve başkalarına açıklığının kanıtı olan paha biçilemez bir deneyimdi
ESC'ye gitmeye neden değer?
ESC’nin size sunduğu fırsatlar çok büyük ve çoğunlukla olumlu deneyimler getiriyor. Başkalarına yardım etme ve yerel topluluğa katkıda bulunma fırsatı, alçakgönüllülük, saygı ve aynı zamanda nereden geldiğinizi takdir etme konusunda harika bir ders. Aynı zamanda diğer ülkelerden, kültürlerden ve dinlerden insanlarla tanışmak ve arkadaşlık kurmak için de mükemmel bir fırsat. Başkalarını tanımanın yanı sıra kendinizi de tanırsınız; bu da hedeflerinize, hayallerinize, alışkanlıklarınıza ve sizi çevreleyen gerçekliğe daha geniş bir açıdan bakmanıza yardımcı olur; bu da hayatta ve bir gün karşı karşıya kalacağınız seçimlerde kesinlikle yardımcı olur. Bu benim başıma geldi ve bana verilen fırsatlardan dolayı çok mutlu ve minnettarım.
Tekrar bir Avrupa Dayanışma Programı projesine gider miyim? Kesinlikle evet!
