Merhaba, nasılsın? Herkese selam, gördüğünüz gibi Türkçemi her gün geliştirmeye çalışıyorum. İki hafta önce A1 seviyesi sınavını geçtim ve çok zor olduğunu söyleyebilirim. Aslında sadece bu zamanlar değil, burada geçirdiğim tüm aylar zordu. Mesele şu ki stajla eş zamanlı olarak Polonya’da üniversiteden mezun olmaya çalışıyordum ve mayıs ile haziran aylarında final sınavlarım vardı. Bu yüzden son aylarım uykusuz geçti ama dönem bitti ve sonunda üniversiteden mezun oldum. Şu an işletme alanında lisansım var.  

Bugün benim açımdan büyük bir problemden bahsetmek istiyorum. Birçok insan yurt dışına gitmekten, yeni bir şeyler denemekten ve seyahat etmekten korkuyor. Onları durdurabilecek birçok sebep var: korku, parasızlık, belgeler konusunda karşılaşılan zorluklar. Ama bana inanın, dünyada yararlanılabilecek o kadar çok fırsat var ki! Öyleyse herkese denemekten, hata yapmaktan ve tekrar denemekten korkmamayı tavsiye ediyorum. Kolay olmayacak belki ama unutulmaz bir deneyim olacak!

Bana gelecek olursak; genel olarak iyi gidiyorum, seyahat etmek için az zamanım kaldı ama bunu çözeceğimden eminim. Son seyahatim doğum günümde, mayıstaydı. Fethiye’ye gittim ve havuzlu bir villada, mükemmel bir hafta sonu geçirdim. 

Günlük yaşamda ise organizasyonda çalışmanın yanı sıra yurt dışında eğitimle ilgili projeme başladım. Bununla beraber sürekli öğrenmeye ve kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Şimdi Türkiye’de yüksek lisans programı için üniversiteye gitmeyi düşünüyorum.

Her gün İzmir’i çok daha çok seviyorum. Bence deniz ve dağların kombinasyonları mükemmel. Buna rağmen bu yıl iki kere denize gidebildim. Ama hala her sabah işe giderken hissettiğim deniz esintisini seviyorum. Her gün dışarı çıktığında deniz kenarına oturabiliyor olmak ve hafta sonları arkadaşlarla plaja gidebilmek o kadar güzel ki… Belarus’ta bunu sadece hayal edebilirsiniz.

Türk insanını da çok seviyorum. Herkes çok açık ve arkadaş canlısı. Organizasyonun bana yeni ve vizyonlu insanlarla tanışmam konusunda yardım etmesi çok hoş. Hepsi enerji dolu ve bir şeyleri değiştirmeye çalışıyorlar. Bu bana Belarus’taki insanları hatırlatıyor. 

Geçenlerde burada daha uzun kalmak istediğimi söyledim. Belki stajdan sonra bu organizasyonda gönüllülüğe ve İzmir’de yaşamaya devam ederim. Yakın gelecekte burada resmi olarak yaşamak için olası seçenekleri değerlendireceğim.

Çok yakında annemler de buraya gelecek, umarım onlar da burayı en az benim sevdiğim kadar severler. Onlara Türkiye’nin tüm güzelliklerini göstermeli, onları Türk kültürünü tanıtmalı ve farklı Türk lezzetlerini tattırmalıyım.

Okuduğunuz için teşekkür ederim, umarım güzel bir gün geçiriyorsunuzdur, güle güle!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.